Küresel GSYH'nin 2021'de % 5,5 büyümesi öngörüsüyle, toparlanma ülkeler ve sektörler arasında senkronize olmayacak olsa bile ekonomik büyümenin 2021 ve 2022 yıllarında güçlü kalması bekleniyor. Bu bağlamda, yeni büyüme fırsatlarından yararlanmaya ve pandemi sonrası toparlanmaya istekli şirketler için önemli riskler devam ediyor.

İşletmeler, talebi artıracak ve ekonomik bir yakalama etkisini tetikleyecek tüketici tasarruflarının varlığı ile canlanacak. Bununla birlikte işletmeler, artan talebin fiyatların yükselmesine yol açacağı ve büyük olasılıkla nakit akışları ve stokların ciddi şekilde sınırlı kalacağı dinamik bir ortamla karşı karşıya kalacak. 

Güvenle ticaret yapabilmek için şirketlerin; dikkatli olmaları, bu zorlukların üstesinden gelmeye hazırlanmaları ve devlet desteğinin 2022 sonuna kadar kademeli olarak geri çekilmesiyle ortaya çıkacak iflas riskine karşı kendilerini koruduklarından emin olmaları gerekecek.

Pandemi sırasında iş likiditesini  korumaya çalışan işletmeler için toparlanma sürecinde neredeyse sürekli artacak olan emtia fiyatlarına rağmen nakit akışını yönetebilmek , büyüme fırsatlarını yakalamak için en önemli faktör olacak. Nakit akışını sürdürmek, kriz sırasında gelirleri yok olan ve devlet desteklerinin sona ermesine hazırlanmak isteyen şirketler için özellikle zor olacak. 

Bununla birlikte, yeterli nakit akışı olmadan, işletmelerin ciro ve satışlarını pandemi öncesi seviyelere döndürmek için gerekli stok yenilemelerini yapması zor olacaktır. Devam eden üretime, bitmiş ürünlere ve tedarikçi ödemelerine ayrılan nakit, bu sorunun daha da kötüleşmesine neden olabilir. Şirketlerin müşteri ödemelerini beklerken yaşayabilecekleri herhangi bir gecikme tedarikçilere ödeme yapma kapasitelerini baltalayarak zincirleme bir etki ve kaçınılmaz bir finansman boşluğu yaratabilir. 

Böyle bir nakit akışı sorunu yaşamamak için; alacakları mümkün olduğunca proaktif şekilde takip etmek, bir faturanın vadesi geçtiği anda ödeme almak için adımlar  atmak, karşı tarafa faturalarda gecikme  yaşandığını hemen bildirmek ve tüm müşteri görüşmelerini tarih bazında kayda geçirmek önemlidir.

Alacak takibi sürecinde işletmelerin, müşterileriyle geri ödeme için net bir zaman çizelgesi üzerinde anlaşmış olması gerekir. Ayrıca, ödeme alamama durumunda alacak tahsilatına yönelik yapılan tüm iletişim ve bu iletişimlerde müşterinin verdiği cevaplar ayrıntılı ve yazılı olarak tutulmalıdır.

Nakit akışını güvence altına almaya yönelik bu çabalar başarılı olmazsa, işletmeler sonraki olası adımları borçlularının ticari ortaklarına açıklayabilir. Bunlar arasında; sorunu, borçlunun şirketi içinde bir üst düzey yetkili seviyesine taşıma, borçluyla ticareti durdurma ve nihayetinde bir alacak tahsilat kurumu (küçük bir meblağ söz konusuysa) veya büyük bir miktar söz konusuysa yasal temsilciler gibi üçüncü bir tarafla yasal işlem başlatmak gibi seçenekler yer alır.

Ticari alacak sigortası şirketleri  borç tahsilat sürecinin her aşamasında işletmelere yardımcı olabilir. Tek fonksiyonları müşterilerden ödeme alınamadığı durumlarda tazminat sunmak değildir. Pazar lideri sigortacılar, işletmelerin daha en baştan şüpheli alacaklardan kaçınmasına yardımcı olur. Örneğin Allianz Trade, bu duruma ilişkin bir dizi hizmet sunmaktadır: Ticari ortakların kredibilitesi ve finansal istikrarına yönelik müşteri kontrolleri gerçekleştirir, bir müşterinin ödeme yapmaması durumunda tazmin edilecek maksimum tutarı belirler, ticari kredi limitlerini günceller, yeni potansiyel müşterilerin ticari kredibilitesini kontrol eder ve müşterilerden ödeme alınamadığında durumu araştırır ve tazmin eder.

Küresel iflas oranı, benzeri görülmemiş bir devlet desteği dalgası sayesinde pandemi sırasında 2019 yılı seviyelerinin yaklaşık yarısına geriledi. Bu azalmış risk seviyesinin önümüzdeki aylarda devam etmesi bekleniyor. Bu, büyümeyi hedefleyen işletmeler için olumlu bir haber çünkü onlara belirsiz zamanlarda ticaret yapma ve ödeme alma konusunda daha fazla güven veriyor.

Büyümenin iki temel biçimi vardır: doğal evrim (mevcut müşteriler arasında bastırılmış talepten yararlanma) ve genişleme, yani, yeni müşterilere veya yeni pazarlara yönelme.

Doğal evrimde risk,  önemli üçüncü taraflar arasında yoğunlaşır. Bir ticaret ortağının ödeme yapmaması durumunda, işletmeler daha büyük bir istisnai kayıpla karşı karşıya kalır. Bununla birlikte, alacaklara yönelik bu risk ticari alacak sigortası yla güvenceye alınabilir ve işletmelere mevcut müşterilerden gelen artan talebi karşılamak için güven verir.

Genişleme durumunda risk, daha ziyade yeni pazar veya yeni müşterileri yeteri kadar tanımamakla bağlantılıdır. Bu riski azaltmak için ticarete düşük hacimlerle başlayarak yavaş yavaş artırma yoluna gidilebilir. Ayrıca karşı taraftaki ticari ortak veya hedef pazar hakkında diğer müşterilerinden dolayı deneyimli olan bir ticari alacak sigortası şirketi yle çalışarak onun deneyimlerinden yararlanılabilir. Bu senaryoda, ticari alacak sigortası şirketleri, müşterilerinin genişlemesini hızlandırmak ve büyüme fırsatlarını daha çevik bir şekilde yakalamalarına yardımcı olmak için daha yüksek bir başlangıç kredi limiti sunabilir. 

Hangi büyüme yolunu seçerse seçsin bir işletmenin işletme sermayesinin güçlü olması gerekir. Bu nedenle, nakit akışına yönelik dikkatli bir projeksiyon yapmak  (karantina kısıtlamalarının uzayacağına yönelik bir olasılığı da göz önünde bulundurarak) ve halihazırda mevcut değilse önden likiditeye erişmek ticari olarak mantıklıdır. Tedarikçiler ve müşterilerle ödeme koşullarının belirlenmesi  işletme sermayesi yönetiminin bir parçasıdır. Pazar lideri ticari alacak sigortası şirketleri, önemli bilgi ve deneyimleri sayesinde bu alanda da ciddi bir destek sunabilir.

Muhasebe kayıtlarının incelenmesi, potansiyel müşteriler arasında ticari alacak riskini değerlendirmenin özellikle etkili bir yoludur. Bu, şirketlerin genel mali sağlığı ve ödeme yapma kapasiteleri hakkında bir fikir verir. Yeni pazarlara yönelik riskler değerlendirilirken bölgeye özgü makro veriler analiz edilerek ülke veya sektör risk haritaları oluşturulabilir: Ülke Risk Raporlarımız ı inceleyebilir veya Sektör Risk Raporlarımız ı görüntüleyebilirsiniz.

Böyle dinamik bir ticaret ortamında, standart tam yıl hesaplarına güvenmek yeterli olmaz. Gerilemenin boyutunun gözler önüne serileceği Covid-19 dönemine ait veriler yayınlandığında, ekonomiler çoktan büyüme döngüsüne geçmiş olacak. Bu dönemde, tüm işletmelerin müşterilerinin finansal sağlığına ilişkin en güncel bilgilerle yapılan değerledirmelere ihtiyacı olacak. Şirketler çalışmayı kendileri yapabileceği gibi bunun için bir ticari alacak sigortası şirketiyle birlikte de çalışabilir. Örneğin, Allianz Trade, sadece yıl sonu hesaplarındaki verilere bağlı kalmaz, şirketlerden birincil veri elde eden kredi analistleri ağıyla da işletmelere ait verileri devamlı güncel tutar.

Hükümetler devlet desteğini aşamalı olarak geri çekmeye başladığında, şirketlerin ticari ortaklarının finansal sıkıntı belirtilerini yakından izlemesi ve bu ticari ortakların iflas riskine karşı hazırlıklı olmaları gerekecek. Bu risk kategorisi, halihazırda yüksek borçla mücadele eden veya yüksek faiz maliyetleriyle boğuşan tedarik zinciri müşterilerini içerir. Ayrıca, faaliyet marjları düşük olan ve finansal yükümlülüklerini yerine getirmekte zorluk çeken işletmeleri de kapsar. Birçok şirketin, pandemi öncesinde bilançoları zaten zayıf durumdaydı. 

Müşterinizin ödeme yapmama riski oluşturabileceğine dair bazı önemli işaretler şunlardır:

  • Müşteriniz yakın zamanda önemli bir müşteriyi/tedarikçiyi kaybetti.
  • Malları teslim etmesi ve/veya faturaları ödemesi daha uzun sürüyor.
  • Müşteriniz bir sözleşmeyi yeniden müzakere etmek istiyor.
  • Fon sağlayıcıları kredi tahsis anlaşmalarını yenilemeyi reddediyor.
  • Müşteriniz alternatif finansman kaynakları arıyor.
  • Müşterinizin hisse senetleri düşük performans gösteriyor veya elden çıkarılıyor.
  • Kredi temerrüt takası (CDS) fiyatları artıyor.
  • Üst düzey yöneticiler arasında hoşnutsuzluk var.
  • Şirket hakkında basında olumsuz haberler çıkıyor.
  • Maaşları/sosyal ücretleri ödeyemiyorlar.
  • Yeniden yapılandırma danışmanları devreye giriyor.

Pandemi, uzun ve tam-zamanında tedarik zincirlerindeki riskleri ve zayıflıkları ortaya koydu. Büyük ya da küçük çoğu işletme bir zamanlar yalın tedarik modellerine inanırken şimdi kâr marjından ödün vermek anlamına gelse bile tedarik zincirlerini çeşitlendirmeye ve ek kapasite yaratmaya çalışıyor.

İşletmeler, tedarik zinciri risklerini belirlemek ve daha iyi anlamak için; birinci, ikinci ve üçüncü sıradaki tedarikçilerini acilen gözden geçirmelidir. Bu analiz, işletmelerin salgına yönelik alınacak yeni kısıtlama önlemlerine ve gelecekteki krizlere karşı korunmalarına yardımcı olabilir ve daha uzun vadeli dönüşüm için bir sıçrama tahtası görevi görebilir.

Etkili bir risk değerlendirmesi yapmak için, tüm tedarik zinciri katmanlarında mümkün olduğu kadar çok, kritik tedarik zinciri verisine erişmek önemlidir. Bu bilgi daha sonra tedarik zinciri eksikliklerinin kritik işlevler üzerindeki etkisini değerlendirmek için senaryo planlama çalışmalarında kullanılır. Zayıf noktalar belirlendikten sonra işletmeler, tarifelerin ve maliyetlerin etkisini hesaba katarken alternatif kaynak bulma stratejileri geliştirebilir.

Pandemi, ölçeği ve hızı açısından eşi benzeri görülmemiş bir ekonomik çalkantı yarattı. Ancak devlet destekleri, korkulan geniş çaplı işten çıkarmaları önlendi. Hanehalkı bu dönemde tasarruf etti ve artık küresel ekonomi geniş tabanlı ve hızlı bir toparlanma için hazır. Bu ortamda başarıyı yakalayacak olan şirketler, risklerini azaltarak güvenle ticaret yapabilen şirketler olacak.

Ticari alacak sigortası , bunu başarmanıza yardımcı olmak için oldukça etkili bir yoldur. Allianz Trade gibi pazar lideri ticari alacak sigortacıları, şüpheli borç durumlarında şirketinizi tazmin etmenin ötesinde, sürekli değişen risk ortamı hakkında kapsamlı bilgi sağlayarak kırılgan müşterileri saptamanıza, tedarik zinciri risklerinizi azaltmanıza ve böylece daha en baştan şüpheli alacaklardan kaçınmanıza ve işletmenizi iflaslardan korumanıza yardımcı olur. Pazar lideri ticari alacak sigortası şirketleri, borçları tahsil etmenize ve işletmeniz için hayati olan nakit akışını güvence altına almanıza da yardımcı olacaktır.

Daha fazla bilgi edinmek için e-kitabımızı indirin: Fırsatları Yakala: Pandemi sonrası riskler nasıl azaltılabilir ve nasıl sürdürülebilir büyüme sağlanır?